İnsan sevemiyor bir daha. Ürkütüyor arkasını dönünce gördüğü anılar. İnsan bir kere sevip yanıldı mı, bir daha sevemiyor işte. Ne kadar severse sevsin, sevemiyor. Gözler görüyor, hisleri canlanıyor ama olmuyor; o geliyor akla. Hep onunla kıyaslıyor. Sonrası için sadece bir ölçü aracı olup çıkıyor sevdiği. Ne yazık...
Bir şeyler oluyor etrafımda, her şeyi seninle kıyaslıyorum. Biri bir şey yapıyor, o da böyle böyle yapmıştı diyorum. Senden bahsetmek öyle güzel oluyor ki; içimd...eki burukluk günden güne geçiyor biliyor musun?.. Zaman ne kadar acımasız sen konusunda, biz konusunda… Her şekilde unutturmaya çalışıyor. Hiç birleştirmiyor, hep daha uzağa itiyor ikimizi. Evren sürekli genişliyor gerçekten. Sevdiği uzaktayken farkediyor insan. Bu en büyük kanıtı bence evrenin sürekli genişlediğinin. Genişliyor ve hep en uç noktalara yerleştiriyor bizi karşılıklı. Zaman işte, dedim ya; uzaklaştırıyor bizi, hep aynı yerde kalsak da… Ne varsa sevgiye dair, anahtar kelime sen oluyorsun. Kimi sevmeye çalışsam başaramıyorum. Zorla sevmek olmuyor. Ne kadar denersem deneyeyim olmuyor, olamıyor. Utansam da sıkılsam da böyle gidiyor. Kalbimin zıt kutuplarının birbiriyle çarpışıp yüksek çığlıklarla beynime hücum edişini hissediyorum. Ne yazık…
Bir şeyler oluyor etrafımda, her şeyi seninle kıyaslıyorum. Biri bir şey yapıyor, o da böyle böyle yapmıştı diyorum. Senden bahsetmek öyle güzel oluyor ki; içimd...eki burukluk günden güne geçiyor biliyor musun?.. Zaman ne kadar acımasız sen konusunda, biz konusunda… Her şekilde unutturmaya çalışıyor. Hiç birleştirmiyor, hep daha uzağa itiyor ikimizi. Evren sürekli genişliyor gerçekten. Sevdiği uzaktayken farkediyor insan. Bu en büyük kanıtı bence evrenin sürekli genişlediğinin. Genişliyor ve hep en uç noktalara yerleştiriyor bizi karşılıklı. Zaman işte, dedim ya; uzaklaştırıyor bizi, hep aynı yerde kalsak da… Ne varsa sevgiye dair, anahtar kelime sen oluyorsun. Kimi sevmeye çalışsam başaramıyorum. Zorla sevmek olmuyor. Ne kadar denersem deneyeyim olmuyor, olamıyor. Utansam da sıkılsam da böyle gidiyor. Kalbimin zıt kutuplarının birbiriyle çarpışıp yüksek çığlıklarla beynime hücum edişini hissediyorum. Ne yazık…
Beklenmedik çıkışları var hayatın. Hep farkında olduğumuz inişlerin ardı sıra gelen. Ve her çıkışın bir inişi var, hep unutamadığımız. Biri gelip beklenmedik çıkışı oluveriyor hayatının, inanıyor insan kolayca. Ya da bir şey oluyor; hayatta güzel şeyler olabileceğine inandıran… İnanıyorsun kolayca. Hem inanmazsan ne olacak ki? Eğer bir parça avuntusu olmasa nasıl yaşar insan? Umut bile değil beslediğimiz duygular. Avuntu sadece… Ben bu kadar acizken, bu kadar kandırmışken kendimi, nasıl iyi hissederim? Nasıl gerçeği bulurum? Gerçeği nasıl ayırt ederim? Ben bu kadar unutmuşken kendimi, nasıl ayakta kalırım?
Üzülüyorum be mutluluğa ters giden ruhumu izledikçe. Aklımdan çıkmıyor vazgeçtiklerim. Nasıl vazgeçmek bu? Bir bir kahrediyor seçemediğim seçimler beni. Sen seçmeyince, kaderin seçiyor zaten. Ne kadar kolay değil mi yaşamak?.. Neler yaşıyor insan farkında olmadan. Hiç hissettirmiyor hayat varlığını ölümün. Sonra üzülmeye vaktin olmuyor birden. Gereksiz bir insanım zaten ben, üzülmeme de gerek yok. Üzülmem. Hayatım kendime acımakla, üzülmekle geçti zaten. Bırakın tadını çıkarayım.
Gün geliyor, kendini bile sevemiyor insan. Biri gelip beklenmedik çıkışı olsun istiyor hayatının. Ne yazık…
Benim hala umudum var..
Üzülüyorum be mutluluğa ters giden ruhumu izledikçe. Aklımdan çıkmıyor vazgeçtiklerim. Nasıl vazgeçmek bu? Bir bir kahrediyor seçemediğim seçimler beni. Sen seçmeyince, kaderin seçiyor zaten. Ne kadar kolay değil mi yaşamak?.. Neler yaşıyor insan farkında olmadan. Hiç hissettirmiyor hayat varlığını ölümün. Sonra üzülmeye vaktin olmuyor birden. Gereksiz bir insanım zaten ben, üzülmeme de gerek yok. Üzülmem. Hayatım kendime acımakla, üzülmekle geçti zaten. Bırakın tadını çıkarayım.
Gün geliyor, kendini bile sevemiyor insan. Biri gelip beklenmedik çıkışı olsun istiyor hayatının. Ne yazık…
Benim hala umudum var..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder